Muhammed Ve Sameer
Åžimdilerde bir gözün diÄŸerine faydası yok. Ama yukarıda ki fotoÄŸrafın öyle bir hikayesi var ki önceden insanların ne kadar sıcak kanlı olduÄŸunu, yardımsever olduÄŸunu ve ayrımcı olmadığını gösteriyor bize. Åžu yeryüzünde her ÅŸey ne kadar birbirinin karşıtıysa, bir o kadar da birbirinin tamlayanıdır. Tam olarak kastettiÄŸimin karşılığı olmasa da “Zıtların birliÄŸi” ilkesi bile yarımı tam eylemenin sonucudur.
Ä°ÅŸte FotoÄŸrafın hikayesi : 1889 yılında, Suriye'de (daha zayıf bir kaynaÄŸa göre ise Filistin’de) Fransız fotoÄŸrafçı Tancrède Dumas‘ın çektiÄŸi fotoÄŸraf… FotoÄŸraftakiler; Muhammed isimli görme engelli bir Müslüman ve Sameer isimli felçli bir Hrıstiyan. Sameer, kalabalık sokaklarda Muhammed'in taşıyıcılığına, Muhammed de Sameer'in rehberliÄŸine güveniyordu. Sameer'in gören gözleri, Muhammed'in ise yürüyen bacakları sayesinde, birlikle hayata tutunmuÅŸlardı. Sameer ve Muhammed, birer hafta arayla hayata gözlerini yummuÅŸlar. Ä°kisi de yetimdi, kimseleri yoktu ve aynı evde yaşıyorlardı. Ölene kadar birlikte yaÅŸadılar. Sameer öldüğünde Muhammed onun odasında günlerce aÄŸladı ve kısa bir süre sonra üzüntüden o da öldü.