Sakıncalı Şarkılar Tarihi

 
Ünlü şarkıcı, besteci ve şarkı sözü yazarı Sezen Aksu'nun 2017’de çıkardığı "Şahane Bir Şey Yaşamak" şarkısında geçen  "Binmişiz bir alamete. Gidiyoruz kıyamete. Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem'e..." sözlerinin "Dinî değerlere hakaret ve tahrik veya aşağılama" suçunu oluştuğunu düşünen bir grup yargıya başvurdu. Hemen ardından sanatçılar, siyasetçiler, bazı dernekler ve ilgi alanı dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanı açıklama yaptı. Bazıları Sezen Aksuyu hedef gösterirken bazıları Sezenin yanında yer aldı.

Şarkılarla alıp veremediğimiz, kapatamadığımız hesaplarımız yalnızca bugünün gündeminde değil. "Sakıncalı" bulunan, bazen de yasaklanan şarkıların listesi geçmişe doğru gittikçe uzuyor; döneme göre de değişiyor. 12 Eylül sonrası "Özgürlük", "Barış" gibi kelimeler denetime takılırken, bugün "gençleri kötü alışkanlıklardan koruma" gerekçesiyle içinde içki ve sigarayı çağrıştıran kelimeler geçen güfteler, en azından TRT ekranlarında pek karşımıza çıkmıyor. Örneğin bir dönem repertuvarın vazgeçilmezi “Yıldızların Altında”, artık söylenemeyen/çalınamayan şarkılardan. Sözlerini hatırlayalım: “Benim gönlüm sarhoştur / Yıldızların altında / Sevişmek ah ne hoştur / Yıldızların altında…

Yine bir dönemler Müzeyyen Senar'ın "Aman Ormancı"sı, devlet memuru olan ormancılara sitem edilmesi devletin gücüne gittiği için, Şenay'ın "Hayat Bayram Olsa"sı "insanlar el ele tutuşsa, birlik olsa" derken komünizm propagandası yapmaktan, Leman Sam "Dün gece hiç tanımadığım bir erkeğe sırf sana benziyor diye usulca yanaşıp merhaba dedim" derken Türk kadınının ahlakını bozmaktan, Bergen'in "Acıların Kadını" şarkısı ise insanların ruh halini kötü etkilemekten sakıncalı bulunmuştu. 

''Ada sahillerinde bekliyorum'' ise darbe yıllarında "Menderes ve DP'lilerin yargılandığı Yassıada'yı akla getiriyor" diye yasaklanmıştı... 

Bu tarz tartışmalar dünde vardı. Yarında olmaya devam edecek. Sanatçı konuşmalı, sanatçı özgür olmalı, sanatçı sanatını belirli kalıplara sokmamalı. (Gerçek Sanatçı)